"İçimden seninle konuşmayalı ne kadar zaman oldu bilmiyorum.
Bu sabah birden konuşurken fark ettim.
Kendimi tembihliyordum. Sudan çıkmak için kulaçlar atıyordum. Göldeki o su nasıl döküldü, nehre nasıl dönüştü, en son kalanlar nasıl buharlaşıp gökyüzüne kavuştu ? Belirsiz. Her şey gibi ve kafamda kurduğum şeylerin hepsi gibi. Bu yüzden de o üzüntüyü hissetmek için kendime izin vermedim. En son ne zaman izin verdiğim ise artık koca bir sis.
Çok üzüldüğümde yüksek sesle metal dinlemek iyi geliyor. Senin o zamanlar bahsettiğin gibiyim, saçlarım dökülüyor stresten zayıflıyorum. Ama dışarıdan gülüyorum. Bazen de gülmüyorum, endişe ediyorlar.
Neşeli biri gülmemeye başladığında endişe edersin.
Kendini izole etmenden nefret ediyordum. Nasılsa uzun süredir alışkanlık haline getirmişim bunu. Her merhaba etimi koparıyor gibi oluyor. Yorgan içinden çıkamadığım bir labirent, uyku galiba onun tek çıkışı. Normal değil midir ? İkimiz de değiştik. Senin deniz sandığın o gölde yüzerken zaman geçti. Ben de büyüdüm. Öyle büyüdüm ki bir dev oldum. O göle sığamaz olduğumdan çıktım.Şimdi de bu dev, oturmuş bir et yığını gibi. Otururken benimle büyüyen kamburumu dert etmekteyim. Sıkıştım. Gürültü kulaklarımı dolduruyor. Ve o güvenli acıya sığınmaya çalışıyorum. En azından sabah bunu fark ettim. Çünkü bu kambur o zaman da vardı. O zamanlar bir tek senin düşüncene kaçmayı bildiğimden sana doğru koşmayı hatırlıyorum sanırım. Çok da zorlanmadan varabileceğim bir göl orası zaten.
Koşup kolayca varabilirsin oraya. Birkaç tıkla onun mutlu fotoğraflarını ekrana dökebilirsin. Kalbine siyah bir sisin toplanmasını ve bunun siyah bir su olmasını sağlayabilirsin. Her adımda kendine o yastaki halini hatırlatabilirsin. Her adımda atlattığın o acıya üzülerek, seçemediğin acılara üzülmeni engelleyebilirsin. Böyle bir anma töreni yapabilirsin. Ağlayabilirsin. Günlerce ağlayabilirsin. Birileri yağmur dualarına bile çıkabilir. Ancak bu göl asla bir daha dolmaz. Bu gölün etrafında yeniden dilek balonları uçmaz.
Kuzgun ve kargaların sesi bir melodi gibi duyulmaz. Duyulamaz.
Seçtiğin acılar, seçmediğin acıların üzüntüsünü söndüremez."
Yorumlar
Yorum Gönder