Kendi kendime düşünürken çıkarım yapmayı çok seviyorum, bazen bir uzaylı gibi hissettirse de inanılmaz küçük detayları bazen bilmediğimi "yaşama işi" denilen şeye uzak olduğumu düşündürüyor. Birazdan okuyacağınız şeyler belki herkesin de bildiğini varsaydığınız bir şeydir. Belki de öyledir. Ama hayat bir yolculuksa, bir gemi yolculuğuysa bu satırlardaki kaptan benim. Gelin benim çaylakça yazdığım seyir defterime konuk olun.
Hiçbir şeyi kendinden emin yapamamanın, kaynağı bu olabilir mi?
Bir şeyler üzerine yorum yaparken tamamen içimden gelen ve kendi hayat seyrimle eşleşen yorumlar yapmayı seviyorum. Yaşadıklarımdan yola çıkarak öğrendiklerimle birleştirerek konuşturuyorum. Bu şekilde de sanki bir özgünlüğe biricikliğe ulaşmışım gibi geliyor. Geliyormuş. Etrafı toplarken içimden kendime aynı soruyu onuncu kez sorarken fark ettim. Özgün ve biricik yorumların müptelasıymışım. Tabii bu yorumlama biçimi bilimsel konularda işlevsel değilmiş. Tuhaf....bunu yeni fark etmek. Çok fazla kişi başkalarının yorumlarını da dinliyormuş! Ben sürekli kendi yorumlarımı oluşturduğum için bu süreç bana yük oluyormuş. Onu anladım. Her şeyde böyleydi çünkü. Mesela derinleşmeliyim hissi boğuyor hep beni. İlla derinine inmeli, iktisadi yorum yapacaksam mikro iktisata bir iktisatçı haysiyetiyle çalışmalıymışım gibi. Çünkü benim bir şeyler yapmamın kaynağı kendimi özgünlük içinde hissetmek, biraz "snobca" belki... ama öyle, ne yapayım. Bu sebeple de sanırım buna bir el atmak istiyorum. Başkalarının yorumlarını dinleyebilir, bana uygun yorumları bilgileri çıkartabilirim. Bilimsel şeylere yorum yaparken, siyaset teorisi ve felsefesi hakkında konuşurken mesela. Birinin yorumunu alabilirim bazen. Tabii referans manyağı olduğum için illa söylerim kimden aldığımı...ve belki bu da beni kaynak hatırlama endişesine sokar...ama sanırım bu bir sonraki adım...
Hiçbir şey yapamamanın bin türlü kaynağı olabilir. Ama sanırım benimkilerden biri bu. Herkese iyi yolculuklar... kendinize iyi bakın,,, hoşçakalın
Yorumlar
Yorum Gönder